24 Mayıs 2013 Cuma

ÖĞRETMENLERİN SORUNLARI

            Eğitim, Öğretmensiz olmaz. İyi bir eğitim, sorunları giderilmiş Öğretmenler sayesinde gerçekleşir. Öğretmenler gününü kutladığımız bu günlerde özellikle özel sektörde çalışan Öğretmenlerin sorunlarının çığ gibi büyüdüğünü görmekteyiz. Özel sektörde çalışan Öğretmenler bu açılardan sahipsiz ve muhatapsızdırları. Bugün Öğretmenler adına konuştuklarını söyleyen Eğitim-Bir-Sen ve Eğitim-Sen Sendikaların gündeminde sadece Milli Eğitim Öğretmenleri bulunmaktadır. Onlar, özel sektörde çalışan öğretmenleri yok saymaktadırlar. Özellikle, bir Öğretmen kuruluşu olmaları nedeniyle bu sendikaların sahiplenmeleri gerekirken, onlar da sadece Milli Eğitim Öğretmenlerini Öğretmen olarak görmektedirler.

            Bugün, ülkemizde 60.000’i aşan bir özel sektör öğretmenleri bulunmaktadır. Buna Halk Eğitim Merkezlerinde ücretli derslere girenleri ve Belediyelerdekileri dahil edersek, sayı 100 binlere yaklaşacaktır. Ama buna rağmen bu öğretmenler örgütlenemedikleri gibi, Öğretmen bile kabul edilmemektedirler.

            Özel okullar ve dershanelerdeki Öğretmenler, öğretmenlerin sahip oldukları hiçbir özlük haktan yararlanamamaktadırlar. Kendilerine Öğretmen kimliği verilmemekte, öğretmenlere tanının indirimlerden yararlanamamakta, bankalardan öğretmenlere tanının kredi imkanlarından faydalanamamakta, öğretmen evlerinden ve lokallerinden yararlanamamaktadırlar. Ayrıca, özel eğitim kurumlarında yıllarca çalışan bir öğretmen devlete geçtiğinde, özel sektördeki kaldırılan stajerliği yok sayılmakta, stajerlik sürecini bir daha yaşamaktadır.

            Özel sektör Öğretmenlerinin yaşadıkları bir diğer büyük sorun da her yıl sözleşmelerinin yenileniyor olmasıdır. Sözleşmeleri yenilendiğinde mesleğe yeni başlayan bir Öğretmen gibi tüm evraklarını getirmesi gerekmektedir. Halbuki zaten bu evraklar ilgili kurumlarda bulunmaktadır. Devletin burada yapması gereken, her yıl bu evrakları almak yerine göreve başlayan öğretmene bir numara verip, tüm işlemleri bu numara üzerinden takip etmesidir. Öğretmen, kurum değiştirdiğinde sadece numarası ve yeni kurumla yapmış olduğu sözleşme iletilerek işkenceden kurtulmuş olur.

            Bugün her kurumun, hatta devlet memurların bile sendikaları bulunuyorken, özel okulların ve eğitim kurumları Öğretmenlerinin sendikaları bulunmamakta ve bu sektörün Öğretmenleri ciddi bir sömürüyle karşı karşıya kalmaktadırlar. Milli Eğitim Bakanlığı dışındaki Öğretmenleri sadece özel sektör olarak düşünmemeliyiz. Artık Belediyeler de kurs ve dershaneler açarak ciddi manada Öğretmen istihdam etmektedirler. Buradaki öğretmenler de ciddi bir haksızlığa uğradıkları gibi, burada Öğretmen muamelesi bile görmemekte, ücret ve sosyal hakları temizlik görevlilerinin bile altında olmaktadır.

            Öğretmenler gününü kutladığımız şu günlerde Öğretmenlerimiz can çekişmektedir. Geleceğimizi teslim ettiğimiz Öğretmenler, korkunç bir gelecek kaygısı ve sahipsizlik içinde perişan durumdadırlar. Öğretmenler gününde bile Milli Eğitim teşkilatı hep devletin Öğretmenlerinin gününü kutlarken özel sektör ve Belediye Öğretmenleri sadece hüzünlü gözlerle seyretmektedir çifte standardı. Halbuki bir çok ülkede özel sektör eğitimin dinamiği olduğu gibi, dershaneler sayesinde bugün insanlarımız arasında fırsat eşitliği doğmuş, doğunun en ucra noktasındaki bir çocuk burada aldığı eğitim sayesinde Ankara ve İstanbul’un seçkin okulların öğrencilerini geçerek güzide okullara girebilmişlerdir. Burada özel sektörün ve dershane öğretmenlerin katkısı unutulmamalıdır.

            Özel sektörün Öğretmenleri devletten fazla bir şey istemiyor. Sadece üvey evlat muamelesi görmek istemiyor, resmi okullardaki Öğretmenlerle aynı haklara sahip olmak istiyorlar. Bu vesileyle tüm resmi ve gayri resmi kurumlarda çalışan Öğretmenlerimizin Öğretmenler gününü de kutlarım. İnşallah, yetkililer bu konuya da eğilirler.

 

İbrahim Halil ER
milat gazetesi
           

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder